“İslam’ın İslam ile Savaşı ve Ortadoğu”

Harran Üniversitesi bünyesinde özgür ve eleştirel düşünmeyi hayat tarzı haline getiren gençler tarafından kurulan Kritik Analitik Düşünme Kulübü 17 Aralık’ta Osmanbey Yerleşkesi’nde Araştırmacı-Gazeteci Nevzat ÇİÇEK’in konuşmacı olarak katıldığı “İslam’ın İslam ile Savaşı ve Ortadoğu” konferansını gerçekleştirdi. Ardından kulüp üyelerinin kendi objektiflerinden fotoğrafların sergilendiği “KAD’ın Gözünde KADIN” temalı bir sergi düzenlendi.

Açılış konuşmasını yapan Kritik Analitik Düşünme Kulübü Başkanı Mahmut Cihat ERGÜN: “Propagandaların, manipülasyonların, kandırmacaların oyunlarını fark edip bunları bir Asa-yı Musa ile hükümsüz kılmak için, zalimlerin, kâfirlerin, kapitalistlerin ve iş birlikçilerinin bütün şer ve tuzaklarını fark edip bunları etkisiz kılacak; güçlü, sağlam fikir yapıları kurmak için, ayaklarımıza baktırıp ensemize tokat atmak isteyenlerin amaçlarını anlamak ve gereğini yapmak için, ortak paydada birleşmek için, yeni insan doğsun için KRİTİK ANALİTİK DÜŞÜNME” diyen Mahmut Cihat Ergün Türkiye’nin 50 kulüp arasında en aktif kulübü olmasında katkı sağlayan KAD Kulübü yönetim kurulu ve 600 kişilik kulüp üyelerine teşekkür etti.

Selamlama konuşmasında konuşan Harran Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. İ. Halil Mutlu

şunları kaydetti: “Yapılan bu etkinlikleri destekliyor ve devamını diliyorum. Bundan sonraki çalışmalarımızda kulüplerimize daha çok inisiyatif vereceğiz.”

Konferansta sunumunu gerçekleştiren Nevzat Çiçek ise Türkiye’nin yeni dünya düzenindeki yeri, uluslararası yeni konumu, Ortadoğu analizleri ve 17-25 Aralık Dost Modern darbesi üzerine konuştu. Nevzat ÇİÇEK şöyle konuştu: “İslam dünyasını gezdim ve şunu gördüm: Müslüman dünyasında bir ‘kurmay akıl’ var. Bu hep söylenen bir şeydir ama o kurmay akıl şöyle çalışıyor. Mısırda darbeyi hesaplar iken Bangladeş’i hesaplıyor. Bangladeş’i hesaplarken Türkiye’yi hesaplıyor. Türkiye’yi hesaplar iken Tunus’u hesaplıyor. Tunus’u hesaplar iken Filistin’i hesaplıyor. Ve tüm bunlar bir zincirin halkası gibi bir birini takip ediyor. Mesela Bangladeş’teki, Mısır’daki ve Türkiye’de ki insan, kendi yerel aklı ve siyasi hayatı ile mücadele ediyor. Ve doğal olarak bu oyunu bozamıyor neden? Çünkü oyun bir üst akılla karşınızda ve siz yerel akılla karşısına çıkmaya çalışıyorsunuz. Onun için bu oyunu bozma şansınız olmuyor. İslam Coğrafyası’na baktığınızda temel olarak çatışma alanları nerelerde karşınıza çıkıyor? Ya mezhebe karşı mezhep, ya coğrafya ya karşı coğrafya, ya da olumlu İslam’a karşı radikal İslam ile çıkıyor. İslam Coğrafyası dışında herhangi bir çatışma alanı biliyor muyuz? Bütün bunlar İslam ülkelerinde çıkıyor. Batı, İslam dünyasında mezhebe karşı mezhep, coğrafyaya karşı coğrafya ve ılımlı İslam’a karşı radikal İslam’ı çıkararak dizayn projelerini uygulamaya çalışıyor.Birçok İslam ülkesinin birbirine karşı ciddi savaş riski taşıyor.İran, Irak, Kuveyt bunun tipik örneğidir. Suriye’ye bakıyorsunuz, Bahreyn’e bakıyorsunuz, Pakistan’a bakıyorsunuz, Müslümanın Müslümanı katlettiği bir coğrafyadayız. Siyasi gerekçeleri bir tarafa bırakarak söylüyorum, neticesinde ölen kim; Müslüman. Öldüren kim; Müslüman.” Konuşmasının sonunda dinleyicilerden gelen soruları cevapladı.

 

İki gün boyunca sergilenen fotoğraflara üniversite öğrencileri büyük ilgi gösterdi. Çok sayıda öğretim görevlisi ve öğrenci de kulübe üye oldu.