“Her Darbe Askeri Vesayet Rejimini Güçlendirdi”

Türkiye’nin siyasi tarihinde karanlık bir sayfa olarak duran 28 Şubat darbesi, 17. yıl dönümünde yine tepki çekti.

 

Şanlıurfa Barosu Başkanı Bucak: “28 Şubat, ülkemiz için tam bir kaos dönemidir. Ülke, ekonomik, siyasi ve sosyal olarak batma noktasına geldi” dedi.

 

Eğitim-Bir-Sen Şube Başkanı Coşkun: “o dönemde başörtülü olan ve siyasi düşüncesi nedeniyle 5 bin öğretmen görevinden alındı. Bunun adı kara lekeden başka bir şey değildir” dedi.

 

Postmodern darbe ile birçok hayatın karardığı 28 Şubat döneminin yıl dönümü nedeniyle açıklama yapan Şanlıurfa Barosu Başkanı Ali Fuat Bucak, 28 Şubat darbesi, Türkiye’yi batma noktasına getirdiğini, Eğitim-Bir-Sen Şanlıurfa Şubesi Başkanı İbrahim Coşkun da yaklaşık 5 bin civarında öğretmenin mağdur edildiğini söyledi.

 

28 Şubat darbesini Urfanatik gazetesine değerlendiren Bucak, 28 Şubat darbesinin askeri vesayet rejiminin ülkedeki son kalkışması olduğunu söyleyerek, “28 Şubat süreci, askeri vesayet rejiminin Türkiye’deki son kalkışması oldu. O dönemde Necmettin Erbakan’ın başbakan olmasını kabul edemediler ve bunu engellemek için askeri darbe yapıldı. Bir Milli Güvenlik Kararı ile süreç başlatılmış oldu ve hükümeti düşürüp, yeni hükümet kurdular ve Bülent Ecevit iktidara getirildi” dedi.

 

“AK PARTİ, 28 ŞUBAT’IN MEYVESİNİ TOPLADI”

 

Başta başörtü ve dini yasaları kabul etmeyen kişilerce başlatılan darbenin, İslami yönüne daha yakın olan siyasi partilere zemin hazırladığını belirten Bucak, AK Parti’nin de İslami yönüyle 28 Şubat’ın sonuçlarından faydalandığını söyledi. Darbe olması sonrasında vatandaşların ılımlı partilere yaklaştığını belirten Bucak, bu anlamda 28 Şubat’ın AK Parti’nin iktidara gelmesine zemin hazırladığını söyleyerek, “28 Şubat’tan sonra kurulan AK Parti’nin iktidara gelmesinde 28 Şubat’ın çok etkisi var. 28 Şubat toplumda büyük ters tepkiler alınca, AK Parti bu yönde toplumun sevgisini kazandı” şeklinde konuştu.

 

"HER DARBE ASKERİ VESAYET REJİMİNİ GÜÇLENDİRDİ”

 

27 Mayıs, 12 Mart 1971 ve 12 Eylül 1980 tarihlerinde de darbelerin olduğunu anımsatan bucak, her darbenin askeri vesayet rejimini güçlendirdiğini ve daha sonra bu gücün askerden alındığını belirterek, “Türkiye’de daha önce de çeşitli darbeler oldu. Her darbe askeri vesayet rejimini daha da güçlendirdi ama askeri rejimler sürekli sivil iktidara devredildi. Bu rejim devredilirken, sürekli Kemalist bir yapıda hükümetlerin kurulmasına çalıştılar. Darbelere karşı tepkiler olunca da hangi parti darbeye karşıysa o partiler daha sonra iktidara geldi. Türkiye’de ilk defa İslamcı olduğunu söyleyen bir parti iktidar

 

oluyordu, bunu hazmedemediler, sürekli düşürmeye çalıştılar ve en son Erbakan’ı istifaya mecbur bıraktılar” ifadelerini kullandı.

 

“28 ŞUBAT ÜLKEYİ BATMA NOKTASINA GETİRDİ”

 

28 Şubat askeri darbenin ekonomik boyutunu da değerlendiren Bucak, o dönemde bankaların batma noktasına geldiğini, ticaretin büyük kayıplar verdiğini söyleyerek, ülkenin ekonomik dengesinin alt üst olduğunu söyledi. 28 Şubat’ın ekonomik sonuçlarına dair konuşan Bucak, şunları kaydetti: “tabi 28 Şubat siyasette, rejimde ve toplumda olduğu gibi, ekonomik yönde de ülkeyi ciddi anlamda kayıplara uğrattı. Büyük bir enflasyon ve devalüasyonlar oldu. Bankalar battı, ticaret büyük kayıplar verdi, ülke birden bire fakirleşti. 28 Şubat sadece siyasetin değil, ekonominin de dengesini bozdu.”

 

“5 BİNE ÖĞRETMEN MAĞDUR EDİLDİ”

 

28 Şubat darbesinin eğitim ve sendikalara verdiği zararları değerlendiren Eğitim-Bir-Sen Şanlıurfa Şube Başkanı İbrahim Coşkun da, o dönem içerisinde darbeler nedeniyle yaklaşık 5 bin öğretmenin mağdur olduğunu ve özellikle başörtülü kişilerin oldukça mağdur edildiğini dile getirerek, “17. Yıl dönümünde 28 Şubat’ı affetmemiz mümkün değil çünkü o dönemde özellikle başörtülülere yönelik ciddi kıyımlar oldu. Yaklaşık 5 bin eğitim camiası üyeleri işten atıldı veya işten ayrıldı. Yüzyıllardır bu zulmü devam ettiren zihniyeti affetmemiz mümkün değildir. O dönemde hak kaybına uğrayan kişiler için hak arama mücadelesi devam ediyor, umarım bundan sonra benzer durumlarla karşılaşmayız. O dönemin mağdurlarından olan Şanlıurfalı 20 öğretmen de görevlerinden atılmıştı, bu sene onlara görevleri geri iade edildi. Türkiye’de bir daha darbe girişimlerinin olmaması temennimizdir” dedi.