Düşüncelerime;
      İster kızın! ister kızmayın!
      Bana katılır ya da katılmazsınız!
      Hepinizin düşüncelerine saygım var.
      Amma şunu söylemeden de geçemeyeceğim. 
      İşini doğru, dürüst, layığı ile namuslu ve de en önemlisi Allah rızası için yapanlara tabi ki sözümüz yok. Böylesi olanlara Allah’ım her zaman yardımcı olsun.
      Ama Müslümanlığı, İslamı, dini, kur’anı kerimi kendi cüzdanlarına, kendi çıkarlarına, kendi hesaplarına bununla birlikte art niyetlerine alet edenleri yuhalıyor ve Mutlaka bunun da hesabını Cenab-ı Allah ahir ette hesap gününde soracaktır diyorum.
       Din kisvesi altında son zamanlarda yaşananlar ve de yaşatılanlar Dine ve İslam’a sıkıntılar vermekte.
        Yaşanılanlar Diyanet işleri Başkanlığının da dikkatini çekmiş olacak ki, Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez, Osmangazi Üniversitesi (ESOGÜ) Kongre Merkezi'nde düzenlenen 'İslam ve Üniversite' konulu konferansta yaptığı konuşmasında ‘DİNE KÜSMEYİN’ diye Müslümanlara seslendi.
        Prof. Dr. Görmez’in be seslenişi benim dikkatimi çekti. Sizlerinde ilgisini çekeceği düşüncesi ile noktasına ve virgülüne dahi dokunmadan aynen köşemden yayınlıyorum.
 
                  ****
Prof: Dr. Mehmet Görmez diyor ki;
 
'KENDİNİ DİNDAR OLARAK TANIMLAYAN KİŞİLERDEN DOLAYI...'
Son günlerde ve yıllarda İslam dünyasında olup bitenler, Türkiye'de olup bitenler. Kendilerini dindar olarak tanımlayan kişilerin yapıp ettiklerinden dolayı sakın dine küsmeyin. Eğer, dini sadece dindarların hayatında görmeye kalkışırsanız yanılırsınız. Bugün Bağdat'ta, Şam'da ateşler yükseliyor. Bunun en büyük sebebi üzülerek söyleyeyim, herkes kendini hakikatin yerine koymaya çalışıyor. Allah, biz Müslümanlara hakikatin yolunda olmayı emretti. Kendimizi hakikatin yoluna koymayı emretmedi. Üzülerek belirteyim, en büyük yanlışlıklarımızdan bir tanesi herkes kendini, kendi düşüncesini, kendi cemaatini, hakikatin yerine ikame etmeye kalkışıyor. Halbuki biz hepimiz hakikatin yolunda hizmet etmekle emir olduk.
EĞER DİN BUYSA BİZ YOKUZ
Hiç kimse 'hakikat avucumda, benim' diyemez. Biz hepimiz hakikatin yolunda olmakla mükellefiz. Batı’da dine koyulan mesafeler, din karşıtı bütün ideolojiler dindarların tartışmalarından meydana gelmiştir. Dindarlar birbirleriyle yüzyıl mezhep çatışmaları içine girdiler. Ve genç kuşaklar 'din buysa biz o dünyada yokuz' dediler ve dinden, hakikatinden kopmayı tercih ettiler. Korkarım bu İslam dünyasında da bu anlamsız bu beyhude tartışmalar, bu dindarların birbirileriyle olan güç kavgaları genç kuşakların zihninde aynı düşünceleri oluşturacak diye endişe ediyorum. 'Eğer din buysa, dindarlık buysa biz yokuz' diyecekler diye endişe ediyorum. Lütfen siz mabedi yeniden tanımlayarak, iman, akıl, üniversite ve bilim ilişkisini yeniden inşa ederek, ama kendinizi hakikatin yerine koymadan, hakikatin yolunda mesafeler kat ederek, ancak bu soruların cevabını bulabilirsiniz.
 
 
         Yeniden buluşmak dileği ile…