Cezaevi ya da hapishane, hüküm giymiş kişilerin cezalarını çekmesi için hapsedildikleri yerlerdir, bilirsiniz.
Türkçede zindan ve mahpushane sözcükleri de zaman zaman özellikle eski metinlerde aynı anlamda kullanılır. Cezaevinde geçirilen süre suçun ağırlığına göre değişir. Çok ağır suçlarda suçlu ömür boyu hapsedilebilir. Yaşı küçük olan suçluların koyuldukları yerlere "ıslahevi" denir.
Günümüzde Cezaevi, eskilerin ise Hapishane diye adlandırdıkları Urfa E Tipi Kapalı Cezaevinde neler oluyor?
23 Temmuz 2013 tarihinde 13 kişinin yaşamını yitirdiği Urfa Cezaevinde şimdi moraller çok daha yüksek. Kader mahkûmları olarak ta nitelendirilen hükümlüler Cezaevinde günlerini çalışarak, üreterek, yeni bir meslek sahibi olabilmek ile birlikte çeşitli sosyal etkinliklerde günlerini geçirmekteler.
Urfa E tipi Kapalı ve yarı açık ceza evinde 904 kişi bulunmakta.
52 koğuşun da kaloriferli olduğu Cezaevinde, hükümlü ve tutuklular aşçıların özenle hazırladıkları günde üç öğün yemeklerini gönül rahatlığı içinde yiyebilmekteler. Her bir kişinin haftalık 300 TL para harcama limiti bulunmakta. Kantinden ihtiyacını rahatlıkla karşılayabilmekteler.
Sulu yemek, pilav, meyve ya da tatlıdan oluşan günlük menü dışarıdan yemek getirme ihtiyacını hissettirmeyecek güzellikte. Zaten dışarıdan yemek içeriye getirilmesi de yasak.
Urfa Cezaevinde bulunan bir hükümlü, içerideki çeşitli aktivitelerle gününü dolu dolu geçirebilmekte, tabir yerinde ise varsa mesleğinin ötesinde yeni bir iş sahibi bile olabilmekte. Cezaevinde bir hükümlü istemesi halinde bilgisayar, inşaat, klima, kalorifer, dikiş, nakış, halıcılık gibi meslek edindirmeye yönelik kurslara katılabilmekteler.
Urfa ceza evinde sadece meslek edindirmeye yönelik kurslar mı olmakta?
Hayır!
İl müftülüğünden gelen vaizlerle, rehberlerle, psikiyatistlerle koğuşlarda yüz yüze sohbet etme imkânı da bulabilmekteler. Hatta pembe odalarda nikâhlı eşleri ile de bir araya gelebilmekteler. Ve tabi ki sportif aktivitelerde unutulmamalı.
Masa tenisi, satranç, voleybol turnuvaları bunlardan bir kaçı. Urfa cezaevindeki bir hükümlü istediği saatte uyuyabildiği üzere, istediği saatte kendi koğuşlarındaki havalandırmada da yürüyüş yapabilme ve de en önemlisi banyosunu da yapabilme imkânına sahip.
Kısacası bir dönem içeride yaşanan her gün kavgalar, vurmalar, işkenceler ile gazete sayfalarına haber olan Urfa Cezaevi son zamanlardaki insancıl yaşam ve uygulamalar ile dikkat çekmekte.
23 Temmuz 2013 ne yazık ki yakın geçmişimizde Urfa Cezaevi için kara bir gün oldu. Ama gerek Cezaevi savcılığının, gerek Cezaevi Müdürlüğü ve sorumluluk taşıyanların insancıl adımları, gayretleri ve de en önemlisi kader mahkûmları ile kısa sürede kurulan birlikte yaşama köprüsü bugün çok daha güzel olarak meyvelerini vermeye başladı.
Tüm kader mahkûmlarına kısa sürede ‘özgürlüklerine’ kavuşmaları temennisinde bulunurken, Cezaevi yönetimine ise insancıl adımları ve gayretlerinden dolayı da hükümlülerin aileleri ve de en önemlisi kamuoyu adına teşekkür ediyorum.
Yaşasın ÖZGÜRLÜK….