Bugün kendi kendimize sormamız gereken en önemli soru, ‘Neden bu kadar öfkeli bir toplum olduk?’ sorusudur.
Evet, Urfa’da son dönemlerde ne yazık ki her şeyden kızan, her şeye sinirlenen ve en önemlisi de adam öldürecek kadar kendimizi kaybeden bir toplum olduk.
Bunun en acı örneğini geçtiğimiz günlerde yaşamadık mı?
Hafta sonu bir Psikolog dostum ile ‘Yemek bahane, sohbet şahane’ diyerek bir aradaydım. Sohbetimiz sırasında özellikle, ‘Hocam, Urfa’lı neden son dönemlerde bu kadar öfkeli olmaya başladı?’ diye sordum.
Psikolog dostumun bana anlattıkları inanın beni yarınlarımız adına daha da düşüncelere itti.
Kıymetli dostum, ‘geleceği tam olarak göremeyen toplumların her zaman öncelikle kendilerini düşündüklerini ve bunun sonucu olarak kendilerini karşındakilere karşı kapattıklarını ve ne yazık ki kendilerini korumak adına sürekli öfke ile dolaşmaya başladıklarının’ altını çizdi.
Evet, kim ne derse yaşadığımız sosyal, ekonomik, kültürel bir takım sorunlar ve sıkıntılar yüzünden bugün Urfa’da birçoklarının ne yazık ki yaşadıkları ani öfke patlamasına karşın uzmanından ÖFKE TEDAVİSİ almaları şart olmuş durumda.
Bunu söylerken Urfa’da insanların yaşamları tehlike altında olarak kimse yanlış bir düşünceye asla kapılmasın. Bugün ülkenin genelinde ne yazık ki bu durumlar yaşanmakta.
Yanıbaşımızda birkaç kişi bir kişiyi dövüyor, adamaın birisi kadını tartaklıyor, bir araç bir yayayı ezip geçiyor ve buna benzer ne yazık ki çok olaylarda olaya müdahalede bulunmak, sosyal insanlık görevini yerine getirmek adına ya oradan hızla uzaklaşmayı  ya da durup seyretmeyi hatta elimizdeki akıllı telefolarla çekip yapmayı tercih eder hale geldik.
Tabi ki yaşanılan tramvalardan dolayı insanların uzman hekimlere gidip tedavi almaları şart. Ama burada bir başka önemli nokta ise Diyanete düşmekte. Özellikle birkaç hafta özellikle CUMA hutbelerinde 7’den 70’e herkese ‘Kardeşlik ve Hoşgörü’ üzerine toplum üzerinde müthiş olumlu etkileri bulunan Hocalarımızın sohbetlerine ihtiyaç da yok değil yani.
Evet, bugün toplumun tüm kesiminde ne yazık ki sinir hakim, öfke hakim olmaya başladı.
Üzücü bir takım olaylara mahal vermemek adına zararın neresinden dönülse kardır misali hareket ile ‘tıbbi ve ilmi’ desteğe ihtiyacımız var.
Gelin, kızmak yerine sevmeyi, vurmak yerine sakinleşmeyi tercih edelim. İnanın böylesi yarınlarımız adına çok daha iyi olmuş olacaktır.
Ne dersiniz? 
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

banner24

banner49