Eyyübiye 355 bin lik nüfusu ile Urfa’nın birinci kalabalık ilçesi. Elbet balıklı göl, köprübaşı ve Toki civarları kendisine bağlı olsa da özellikle ben eski Eyyübiye civarlarından bahsetmek istiyorum ki esas nüfus yoğunluğu da buradadır.
Harran kapı, Muradiye,  Hayati Harrani, Eyüp Nebi, Selçuklu,  Osmanlı, Yenice civarları ve dahası, şehirleşme ve gelişme anlamında düzenli bir gelişim göstermemiş bir görünüm arz etmekte. Çoğunun tarihi 20 yılı bulmayan bu mahallelerin ilk oluşumu sırasında yapılması gerekenlerden bahsetmem elbet teki anlamsız olacaktır fakat şimdi şu an yapılabilecek birçok işler vardır. Özellikle kentsel dönüşüm konularında.
Bu konu nerden aklıma geldi? Şu an Ziraat bankasından para çekmem lazım geldi ve merkeze gitmek elbet ertelenmesi gerekecek çünkü buradan ( Osmanlı mah.) merkez ziraat bankasına gidip gelmek hele bu sıcakta klimaların serinletemediği kalabalık otobüslerde en az iki saatimi alacak. O halde ertele, köy mü ki burası? Neden bu nüfus potansiyeline bir banka gelmiyor ki özellikle devlet bankası Ziraat.  Ayrıca ziraat dedim de o bankamatik sıkışmaları ve özellikle güneşin alnı çatına yapılan bankamatiklerden para çekmenin tam bir Çin işkencesi olduğunu bir ben görmüyorumdur herhalde.
Merkezleri dağıtmak şehirleşmede en akıllıca çalışmadır. Yığılma, sıkışma, ulaşım giderleri, iş gücü ( çünkü insanlar işlerini yarıda bırakıp gelir merkeze) çalışanlarda gerginlikler, zaman israfı, yeni bölgelerde canlanma konularında çok şeyler fark ettirir. Bakın emniyet caddesi ne güzel canlandı. O civar halkı bir daha çarşıya gitmesine gerek kalmadı diyeceğim ancak daha çok şeyin dağılması gerekecek belki de zamanla.
Kurumlar kendi ilçe merkezlerinde en uygun bir bölgede hizmet vermeli. Kaymakamlık, Milli Eğitim, Tapu, nüfus, belediye, (özellikle fatura ödemeleri) hastaneler, postaneler ve de pastaneler. İlginç oldu biliyorum ama başıma geldi geçen arkadaşlarla tatlı bir şeyler yemek istedik bir hayli yürüdük sonunda bir pastaneden mecburi bir baklava aldık ne yazık ki onda da hareket eden canlılar bizi yeme diye figan edince bırakmak zorunda kaldık. Harran’da da bir zamanlar yiyecek bir şey bulamıyorduk acaba şimdi ne durumda merak ediyorum doğrusu.
 Bu da demek oluyor ki özel sektör de uzak duruyor buralardan. Büyük alış veriş merkezlerinden biri buralara yapılmalı, ve de bir sinema. Sanırım bu işler simbiyotik (karşılıklı fayda, birbirinden beslenme ) bir ilişki sonucu oluşacaktır. Sağlık ocağı eczane ilişkisi gibi, büyük kurumların varlığı yanında yeni tesislerin oluşmasına vesile olacaktır sanırım. Özellikle Urfa’nın tek hayvan barınağının olduğu Osmanlı mahallesinde tamamlanmak üzere olan büyük bir park var. Bu projenin içinde hayvanat bahçesi de olabilseydi bu bölgenin gelişimine öyle katkı sağlardı ki.
Sanırım bu konular pekte bilinmeyen konular değildir biliyorum ama hatırlatmaktan zarar da gelmez hani.
Saygılarımla…
 
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

banner24

banner49