İZBE PARKLARIMIZ VE MİNİAURFA

12 Ocak 2015, 17:05

1444 kez okundu.

Son yüzyılın değişmez gündemini yazmak, irdelemek elbet hepimizin boynunun borcudur ancak iki elimizle dizlerimizi çürütmekle İslam coğrafyalarındaki kanı durduramıyoruz. Bilinç adına söyleyecek söz bulamadığımız müddetçe susmak gerek çünkü batı tiyatrosunu uygulayıp bilmem bir taşla kaç kuşunu vurup doksanlardan havalandırırken filelerimizi birde arsızca kol kola girip dalgasını geçeduruyor ya işte bu yüzden susmak lazım..

Neyse gelelim bu aralar dikkatimi çeken bir konuya. Buluntu hoca parkı var Şair Nabi mahallesinde geceleyin geçiyordum oralardan, ıssız hali çekti dikkatimi. Aklıma Fakıbaba geldi. Şelli parkının eski izbe ve tekelleşmiş halinden ferah ve şeffaf hale gelmesinden dolayı bir hayli övgü almıştı Urfa’lılardan. Bilmem daha nicelerini düzeltmeye çalıştı ama kısmet. Bazılarının da düzelmesi elbette ki biraz zordu. Özellikle Karakoyun parkı şu an hala o saçma haliyle anlamsızlığını sürdürüyor.

İşin doğrusu; açık, ferah her tarafından yollar geçen şeffaf parklar her anlamda çok sağlıklı olacaktır. Bi defa duvarı asla olmaması lazım. Turgut Özal parkındaki gibi her yerden girilebilir olmalı, tamamen açık yani kapısız olmalı parklar. Çok sık çit, çalılık ve ağaçlıklar her şerre iyi bir kamufle sağlar sanırım.

İçinde her tür şerliklerin pisliklerin dönmemesi için bir hayli aydınlıkta olmalı hem de. Ayrıca içinde alış veriş ( tekelleşme ve yayılıma muhal vermeden) ve sosyal imkânların da olması, belki güvenlik ve benzeri olumsuzlukları azaltacak ve aktif, faydalı amaçlar için iyi birer ortama dönüşecektir.

Birde bizim neden “MİNİAURFA’mız yok. Özellikle Topçu meydanı’nın Balıklı göl’ün, Harran evleri’nin, Göbeklitepe, Ulu cami, kale ve tüm değerlerimizin minyatürleri ile dolması nede güzel olurdu. Kavşaklarımızdaki ceylan, kuş, biber ve nar gibi çalışmaların yanı sıra kültürel değerlerimizin de her fırsat ve ortamda güzelce sergilenmesi ve iyi bir tanıtım hemde bir anlamda toplumsal bir eğitim tekniği olarak ta birçok olumlu sonuçlar oluşturacaktır.

Kısacası, sosyal yaşam alanları olarak parklar bizim nefes alma alanlarımızdır. Bu alanları yaparken her şeyi iyice düşünmeliyiz. Şu an var olan bütün parklarımızın daha fazla şeffaf, aydınlık ve herkesçe rahatlıkla kullanılabilecek rahatlıkta ve güvenlikte olması temennilerimle.

Saygılarımla….

Yorum Gönder 0

Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×

Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.