Dört yıla yakın bir süredir Suriye’de yaşananlar malumunuz. Suriye’den ölümden kaçarak başta ülkemiz olmak üzere Avrupa’nın çeşitli ülkelerine ulaşan Suriyelilerin de yaşadıkları yine malumunuz.
Ülkemizde 3 milyona yakın bir Suriyeli misafir bulunmakta.
Urfa’da ise gerek çadır kentlerde, gerek kendi imkânları ile tutabildikleri evlerde yaşam sürenlerin sayıları ise 800 bine yakın. Kayıt dışı rakamları da ilave edecek olsak bu rakam 1 milyona merdiven dayamış durumda.
Buraya kadar her şey yerinde ve normal olarak görülmekte.
Ama yakın gelecekte özellikle 10 yıl sonra bizi il ve ülke olarak bekleyen öyle bir tehlike var ki, anlatılamaz.
Nedir bu tehlike biliyor musunuz?
Anlatayım.
İlimizi ele alalım.
Bugün itibari ile 500 bini çok üzerinde Suriyeli ilimizde, ilçelerimizde yaşam sürdürmekteler. Şimdi hangi sokağa girsek, hangi mahalleye yönelsek, hangi apartman dairesine çıkacak olarak, parklarda, bahçelerde, çarşı pazarda ve son dönemlerde iş adamı hüviyeti ile karşımıza Suriyeliler çıkmakta.
Suriyelilere yönelik düzenlenen bir ankette, ‘Yarın imkanınız olsa Türkiye’den Suriyeye dönmek ister misiniz?’
Yüzde 60 oranındaki cevap, ‘Hayır dönmeyiz?’
Demek ki, yarın şartlar, ortam ne olursa olsun bugün bize misafir olarak görülen Suriyeliler bizde kalıcı gibiler.
Gelelim asıl meselemize. Yani bizi bekleyen tehlikeye. l
Her yıl 120 bin dolayında yeni çocuk dünyaya gözlerini açmakta. Bugün iyi veya kötü ilimiz ve ülkemizdeki gençler, kadınlar, yaşlılar imkânlar ölçüsünde ellerine geçenlerle kanaat edip yaşamlarını sürdürmekteler.
Fakat yaşadıkları travmalar, sosyolojik, psikolojik ve tıbbi ile daha sayamadığımız sorular ve sıkıntılarla yarın bu şartlarda büyüyen çocuklar nasıl olacak?
İnanın bugünden tezi olmadan eğer bu konuda ciddi bir takım tedbirler, önlemler alınmaz ise Allah muhafaza bugün dünyaya gözlerini açan bu çocuklar yaşadıkları travmalar sonucunda birer patlamaya hazır bomba gibi olacaklardır.
 
Urfa’nın ve dolayısı ile Türkiye’nin önümüzdeki 10 yıl sonrasında Taliban yönetimindeki bir Pakistan olmamasını istiyor isek, bu çocukların yaşadıkları ve içinde bulunacakları olumsuz şartlarla büyüyüp yarın birer yaşayan ve patlamaya hazır bomba olmalarını istemiyor isek bu konuda ilgililer tüm gerçekleri görüp ciddi olarak tedbirleri almak zorundayız. Aksi takdirde yarın dizimizi döven taraf biz olmayalım.
Bu ilkeyi yönetenler her yıl dünyaya gözlerin açan 120 bin Suriyeli yeni soğan çocuk gerçeğini mutlaka ama mutlaka görmeli…
  
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

banner24

banner49