Esad zülmünden kaçan muhalif Suriyeliler Urfa’da!
    Etnik gruplardan kaçan Irak’lılarda Urfa’da!
    Ve son olarak bunlara İŞİD tehdidinden kaçan Ezidiler ilave olmak üzere….
    İyi tamam.
    Sıkıntıda olanlara, dar durumda olanlara, aç olanlara, zulümden, ölümden kaçanlara tabi ki kucak açalım ama bunu yaparken de kontrolü asla elden bırakmamak şartı ile…
    Son zamanlarda yaşananlardan il olarak ders çıkartmalıyız.
    Bugün İstanbul Valisi ‘biz Suriyelileri burada istemiyoruz’ deyip Suriyelileri apar topar İstanbul’dan Urfa’ya gönderebiliyorsa bu kentin Valisi olan İzzettin Küçk’te bu yaşananlara karşı sessiz kalmamalı ve kırmızı çizgilerini ortaya koyabilmelidir.
     Kentin son zamanlardaki durumu ortada.
     Hırsızlık, fuhuş, kavga, huzursuzluk tavan noktasında.
     Her gün kavga!
     Her köşede bir olay!
     Denetim ve kontrolu olmadıüğı yerde bu türden her türlü sıkıntıların olabilmesi bir gerçek. O zaman bize düşen kontrolü asla elden bırakmamızdır.
     İster Suriyeli olsun!
     İster Irak’lı!
     İster Ezidi olsun ister bir başkası…
     Bu kentin başta Valisi olmak üzere tüm güvenlik kuvvetleri kararlı olarak sağduyu ve huzura direnmeliler.
     Aksi taktirde Allah muhafaza Urfa’da ikinci bir Gaziantep olabilir.
     Her şeyden önce bu kentte yaşamakta olan tüm mülteciler bir şeklide sağlıklı olarak kayıt altına alınmalıdır.
      Şimdi iki basit soru sormak istiyoeum be kentin yetkililerine.
      BİR: ikimizde kayıt dışı kaç tane Suriyeli bulunmakta?
      İKİ: bunlar geçimlerini ne şekilde yapmaktalar?
       Bu iki basit soruya cevap gelir mi bilinmez ama ortada var olan gerçek itibari ile güvenlik kuvvetlerimiz denetimlerini aksatmadan, eksiltmeden sürdürmelidir. Yarın başımızı n daha da ağrımaması adına bunu Urfa Valisi ve emniyet Müdürü birlikte yapmalı ve başarmalılar….
 
     Yeniden buluşmak dileği ile…