Kazı alanında ana kayaya oyularak yapılmış, yaklaşık 12 metre çapında dairesel bir yapı keşfedildi. Bu yapının çevresinde taş sekiler, duvar örgüleri ve dikilitaşlar yer alıyor. Özellikle iç yüzeylerde bulunan kabartmalar, dönemin toplumsal yaşamına ve inanç dünyasına ışık tutuyor.
Ortaya çıkarılan kabartmalarda; iki insan figürü, saldırı pozisyonunda iki leopar ve bir boğa tasvir ediliyor. Arkeologlara göre bu sahne, Neolitik dönemde ritüel ya da mitolojik bir anlatının görselleştirilmiş hali olabilir. Figürlerin hareketli biçimde betimlenmesi ise dönemin sanat anlayışı açısından oldukça dikkat çekici bulundu.
Kazılarda ayrıca günlük yaşama dair ipuçları da elde edildi. Yontma taş aletler, öğütme taşları, hayvan kemiklerinden yapılmış araçlar ve bazı gömü alanları tespit edildi. Konut tabakalarında bulunan insan iskeletlerinde kesik ve yanık izleri olduğu belirtildi.
Uzmanlar, Sayburç kazılarının yalnızca Neolitik döneme değil, aynı zamanda Roma dönemine ait yerleşim izlerine de işaret ettiğini belirtiyor. Bu durum, bölgenin farklı dönemlerde yeniden kullanıldığını ortaya koyuyor.
Şanlıurfa Arkeoloji Müzesi ile İstanbul Üniversitesi iş birliğiyle yürütülen çalışmalar, önümüzdeki kazı sezonlarında da devam edecek. Araştırma ekibi, yeni bulgularla insanlık tarihine dair önemli bilgiler elde edileceğini vurguluyor.
