Urfa'da Aday listeleri belli olduktan sonra partiler arasında kayda değer anlamda büyük bir sirkülasyon oldu.
 
Daha düne kadar partilerde Dava adamlığı görüntüsü verenler.istedikleri olmayınca partileri ile davalı duruma düştüler.Tabii ki Türkiye siyasetine bakarsanız.Bu durumun normal olduğunu söyleye bilirsiniz.80'li yıllarda sağ ve sol olarak birbirine karşı mücadele eden ve çok büyük bedeller ödeyen insanlar şimdi her iki kanat arasında mekik dokumaktadır.Artık ideoloji kavramının içi boşalmış.Tamamen pragmatik bir davranış modeli ortaya çıkmıştır.
 
Özellikle ilimizde Ak Partide aday adayı enflasyonu yaşanmıştır.Bu kadar aday adı içinden hem Belediye hem de encümenlik için herkesin kabul ettiği adayları seçmek kolay bir iş değildir.Herkes aylarca heyecan içinde adaylık sonucunu beklerken en sonunda ilk önce ilçe adayları daha sonrada encümen adayları belli oldu.Daha önce yazdığım yazılarda da belirttiğim gibi birçoğu kırgınlık ve kızgınlık psikolojisi ile partiden istifa ettiler.
 
Ama işin acayip tarafı sözde bir aşireti veya bir aileye temsil edenlerin temsil ettikleri aile ve aşiretten zıt tepki almaları oldu.
 
Özellikle encümenlik sıralamasında çok bariz hatalar yapılmış çok değerli insanların yanında; sahada herhangi bir etkisi olmayan kişiler listeye alınmıştır.Bu hatalardan dolayı kendisine haksızlık yapıldığını düşünen aileler ve aşiretler başka partiden sıralamaya girmiştir.Yani bir aileden ve aşiretten farklı partilerden adaylar çıkmıştır.
 
Özellikle yukarıda sıraladığımız olayların akabinde Harran ovasında Milliyetçiliğe dayalı büyük bir hareketlenme yaşanmıştır.Birilerinin ! söylenmiş mi ? söylenmemiş mi? bilmiyorum. Arapları kastederek Urfa'da , '' Arapların oylarını size torba içinde getiririm'' söylentisi. Çok büyük ters tepki yapmış.
 
Gördüğüm kadarıyla özellikle Eyyubiye,Harran ve Akçakale ilçelerinde Ak Parti'nin aleyhine bir hal almıştır.Fakat bu tepkiye rağmen ovadaki insanların çoğunluğu Büyükşehir Belediye Başkanlığında yine Ak Partiye destek vereceklerini söylemişlerdir.Eğer doğru veya yanlış maalesef ovada birileri yüzünden Ak Partiye karşı bir tepki ortaya çıkmıştır.Hatta bu tepki bazı köylerde tamamen ova halkının siyaseten daha önce uzak olduğu düşünülen BDP'ye destek olarak bile ortaya çıkmıştır.
 
Diğer ilçeler de Belediye ve Encümen adaylığı tespitinde yukarıda aktardığımız yanlışlar yapılmıştır.Kazanabilecek ve sahada çok büyük etkinliği olan adaylar varken sahada etkisi olmayan kişiler sürpriz bir şekilde seçilmiştir.
 
Peki neden Urfa bir türlü diğer şehirler gibi normal koşullarda kendi içinden, kendi adayını, kendi Bakanını, kendi Büyükşehir Adayını çıkaramıyor.Urfa da her türlü siyaset yapılıyor fakat bir türlü hayırlı siyaset yapılmıyor.
 
Acizane çıkardığım bir tespitim var.Bana göre Urfa'nın siyaseten bir yere varamamasının nedeni her siyasi zaman ve zeminde yer bulan ve benim'' siyasetin papaz imamları '' olarak adlandırdığım siyasi figürlerdir.Şimdi diyeceksiniz bu adlandırmayı nerden çıkardın ?
 
Size hikayesini aktarayım.
 
Mardin Midyat ilçesine bağlı bir köyde Süryaniler yaşıyormuş. Başlarında bir papaz var. Ama ondan memnun değiller. Yalancı, cahil, muhteris vs. Köylüler onu değiştirmek istiyorlar, Mardin'e başvuruyorlar olmuyor, Şam'a, Hatay'a müracaat ediyorlar, kimse ilgilenmiyor. İstanbul'daki padişaha seslerini duyurmaya çalışıyorlar, ses seda çıkmıyor. Kısaca kimsenin bu papaza gücü yetmiyor.
 
Derken bir gün kendi aralarında karar veriyorlar: "Bizim yegane kurtuluşumuz köyümüzü terk edip başka bir köye gitmek ve Müslüman olmak." Öyle de yapıyorlar. Bir gece yarısı çoluk çocuk, yaşlı kadın sessizce köyden ayrılıyorlar, dağ tepe saatlerce yol tepip bir Müslüman köyüne ulaşıyorlar, şeyhin evine gidip Müslüman olmak istediklerini söylüyorlar. Şeyh büyük bir sevinç içinde onları ağırlıyor, izzet ikram, kahvaltı vs. Ardından "Buyurun" diyor, "Köyün camiine gidelim. Kelime-i şehadeti getirin, sabah namazına başlayın." diyor ve ekliyor: "Bugün de mübarek bir gün. Allah'ın hikmetine bakın, imamımız vefat etmişti. Sizden iki saat evvel bir papaz geldi, o da sizin gibi Müslüman olmak istedi. İyisi mi, ben onu başınıza imam tayin edeyim." Müslüman olmakla kurtulacağını düşünen Süryaniler işkilleniyor, ama anlam da veremiyorlar. Neyse Allah'a tevekkül edip camiye gidiyorlar. Bir de ne görsünler! Ahha, kendi papazları! Onlardan önce köye gelmiş, Müslüman olmuş. Şimdi imamları olacak. Yani anlayacağınız Süryaniler Müslüman oluyor, ama eski tas eski hamam, durumlarında hiçbir değişiklik olmuyor.
 
Sonuç olarak papaz hikayesi Urfa siyasetine çok benziyor.Dikkat ederseniz yıllardır Urfa'mız yerel ve ulusal alanda bir devlet adamı ve bürokrat yetiştirememe sıkıntısı yaşıyor. Bunun sebebi maalesef siyasetin papaz imamlarıdır.
 
Bu kişiler özellikle geri kalmış her yerde vardır.Her ilde her ilçede hatta geri bırakılmış her köyde de vardır.Başta iktidar partisi olmak üzere bütün siyasi partilere tavsiyem siyasetin papaz imamlarına dikkat etsinler.Bu insanları saflarında barındırmaları kendileri için yarar değil zarardır. 
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

banner24

banner49

banner48