Şanlıurfa'da STK'lar Mursi İçin Giyabi Cenaze Namazı Kıldı

Urfa Haberleri

Şanlıurfa'da, hayatını kaybeden Mısır'ın seçilmiş ilk Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi için Rabia meydanında taziye çadırı kuruldu, gıyabi cenaze namazı kılındı.

Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş tarafından, Mursi için yurt genelindeki tüm il ve ilçe müftülüklerine, gıyabi cenaze namazı kıldırılması için yazı gönderildi. Sivil toplum kuruluşları öncülüğünde Rabia Meydan'ında ikindi ve akşam namazının ardından bir araya gelen vatandaşlar, taziye çadırı kurdu, Mursi için dua etti.

Şanlıurfa İl Müftüsü Mehmet Taştan öncülüğünde kılınan gıyabi cenaze namazının ardından, STK'lar tarafından ortak bir basın açıklaması yapıldı.

Gıyabi cenaze namazının ardından gruptakiler, ellerinde, üzerinde Mursi'nin fotoğrafı bulunan pankart ve dövizlerle "Kahrolsun Sisi, seninleyiz Mursi", "İhvana selam, direnişe devam" ve "Katil Sisi hesap verecek" şeklinde sloganlar attı, sık sık tekbir getirdi.

Grup adına söz alan İHH Şanlıurfa Temsilcisi Behçet Atilla, "Mısır'ın ilk ve tek meşru Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi, kendisine yapılan sistematik işkence ve ihmaller ardından dün şehit olmuştur. Aslında Mursi, 17 Haziran'daki duruşmada haksız suçlamalara karşı hem kendini hem de davasını savunurken şehit edilmiştir. Mursi'nin şehadet haberini dünyaya büyük bir neşeyle bildiren cuntanın dikkatlerden kaçırmaya çalıştığı gerçekler, cinayetin ardından daha net ortaya çıkmıştır. Şehit Mursi, yıllardır böbrek, karaciğer ve şeker hastalıklarından muzdarip olduğu halde tedavileri keyfi biçimde engellenmiş, olumsuz hapishane koşullarında durumunun kötüleşmesi beklenmiştir. Günün 23 saatini tek başına hücre hapsinde geçiren Mursi, hayatının ciddi tehdit altında olduğunu daha birkaç ay önce bizzat kendisi mahkemede açıklamıştı. Şehit Mursi'yi idam cezasıyla yargılayan Mısır cuntası, karar çıksa bile bir cumhurbaşkanını idam etmenin siyasi sonuçlarına katlanamayacağını bildiği için onu yavaş bir süreçte öldürmeyi tercih etmiştir. 6 yıldır hapiste bulunan şehit Mursi, bu süre zarfında sadece üç defa ailesi ile görüşebilmişti. Avukatları ile görüşmesi de çok sıkı ve keyfi şartlara bağlanmıştı. Bu görüşmelerin hepsinde özgürlüğü kameralar önünde ve kişi mahremiyetine saygısız bir biçimde kısıtlanmıştı" ifadelerini kullandı.


Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.