2016 Haziran yılında üst kapatma çalışmaları nedeniyle ziyaretlere kapatılan Göbeklitepe yeniden ziyaretçi kabulüne başlandı. Üst yapı çalışmaları tamamlanan Göbeklitepenin ziyaretçilere açılması turizm sektörünü sevindirdi. Bölgeye gelen ziyaretçiler için alanda sosyal tesiste yapıldı.
UNESCO adaylığı için son hazırlıkların yapıldığı Göbeklitepe’nin uzun yıllar daha iyi korunması ve sağlıklı kullanılması için de yürütülen yaklaşık 4.000 metrekarelik çelik çatı çalışmaları tamamlandı.
Kültür ve Turizm Bakanlığı, Göbeklitepe’nin çatı örtüsü ve canlandırma merkezi yapımı nedeniyle 13 Haziran 2016 – 31 Aralık 2016 tarihleri arasında ziyarete kapatılan ve çatı çalışmaların bitmesiyle insanlık tarihinin bilinen en eski anıtsal tapınağı Göbeklitepe 18 ay aradan sonra yeniden ziyaretçilerini ağırlamaya başladı.
GÖBEKLİTEPE HAKKINDA
Göbeklitepe Höyüğü, Şanlıurfa'da bir tepe üzerine kurulu Cilalı Taş Devrinden kalma, dünyanın bilinen en eski dini yapılar topluluğu.
1963'te fark edilen dokuz hektarlık kazı bölgesinin önemi yaklaşık 10 yıl kadar önce tarlasını karasabanla sürerken bulduğu oymalı taşı müzeye götüren Mahmut Kılıç sayesinde anlaşılabilmiştir.
Şanlıurfa'ya 20 km'lik bir mesafede, Örencik Köyü yakınlarındadır. 1995 yılında ilk kez Alman Arkeoloji Enstitüsü ve Şanlıurfa Müze Müdürlüğü'nün işbirliğiyle kazı çalışmalarına başlandı
Burada yer alan hayvan figürleriyle yontulmuş taşlar ve T biçimli sütunlarıyla 12.000 yıllık dairesel yapılar, tarım devriminden ve hatta çanak çömlek yapımının icadından bile daha eskiye dayanıyor.
Uzmanlar daha önce avcı-toplayıcıların yerleşik düzene geçip tarım yapması sonucu anıtsal alanların yapıldığını düşünüyorlardı. Fakat tarıma geçilmeden önce avcı-toplayıcı insanlar tarafından inşa edilen Göbeklitepe, tüm bu düşünce sistemini altüst etti.
Göbeklitepe’deki T biçimli dikilitaşların en büyüğünün ağırlığı 16 tonu aşıyor. Bu taşları yontmak ve yakındaki taş ocağından taşımak, çok sayıda insan ve hepsini doyuracak miktarda yiyecek gerektiren zorlu bir organizasyon gerektiriyor.
Burada şimdiye kadar yapılan kazılarda bu insanların yerleşik bir hayat sürdüğüne dair bir kanıt bulunamadı. Bu yüzden Göbeklitepe’nin dönemsel bir toplanma ve şölen yeri olduğu düşünülüyor.