Harran yok oluyor !, duyuyor musunuz?!

Mezopotamya’da yaşayan bütün uygarlıkların düşüydü Fırat'ı Harran'la buluşturmak…

Ve Nihayet GAP projesi başladı. 37 yılda tam 28 hükümet gördü, onlarca bakan eskitti. Derken dağlar delindi Fırat İle Harran buluştu...

 

Bugün geldiğimiz noktada ise Harran 4 koldan kuşatılarak yok edilmeye başlandı.

Bunlardan ilki çoraklaşmadır. Harran’da ‘Vahşi Sulama’ olarak da adlandırılan aşırı sulamayla yüzlerce dönüm toprak çoraklaştırılarak çöle dönüştürüldü. Bunu önlemek amacıyla çiftçilere yönelik eğitimlerde maalesef yetersiz kaldı.

İkincisi anız yangınlarıdır. Her hasat mevsiminden sonra meydana gelen çok sayıda anız yangınları, bölge topraklarını verimsizleştirdiği gibi bu ekolojik dengeyi bozarak zararlı böeck vs üremesine neden olmuştur.. Bu durum karşısında verilen para cezaları da, anız yangınıyla kısa vadede daha kârlı olduğunu düşünen çiftçiyi bu yöntemden alıkoymaya yetmemiştir.

Üçüncü yok oluş süreci ise erozyondur. Her yıl Kıbrıs adasını 3 CM kalınlığında kaplayacak kadar verimli toprak tahliye kanalları aracılığıyla Suriye’ye akıp gitmektedir.

Bugünlerde en fazla dikkat çekmek istediğimiz ve çok geç olmadan önleyeceğimiz dördüncü husus da kaçak yapılaşma sonucu gittikçe artan betonlaşma sürecidir. 1/100.000 planla 1’inci sınıf tarım arazileri (Konuklu) imara açılmış, Köy Yerleşik Alanı verimli tarlalarda mantar gibi yazlık büyük konutlar inşa edilmeye başlanmıştır.

 

Geçmiş yıllarda bütçenin önemli bir bölümünün GAP’a aktarılması ile ülke vatandaşları olarak hepimiz fedakârlıkta bulunduk. Ancak gelinen noktada anıza, tuzlanmaya, erozyona direnen Harran, beton yapılara karşı direncini daha ne kadar sürdürebilir? Bu soruyu sormak ve yanıtını hep birlikte aramak istiyoruz.

3194 sayılı İmar kanunun 27’nci maddesine göre, köy yerleşik alan sınırları dışında kalan ve entegre tesis niteliğinde olmayan yapıların yapı ruhsatı alınarak inşa edilmesi zorunludur.

Bu nedenle; ilimizde Toprak Koruma Kuruluna ivedilikle işlerlik kazandırılmalıdır.

5403 sayılı kanun ise, toprağı korumak için tarımsal potansiyeli yüksek ve tarım dışı alanlarda amaç dışı arazi kullanımına izin vermemektedir. Bu yasa da maalesef Harran ovasında açıkça ihlal edilmektedir.

Şanlıurfa Kent Konseyi ve bileşenleri olarak, başta bölge milletvekilleri ve yerelde atanmışlar başta olmak üzere tüm seçilmişlere ve kamuoyuna ‘Tehlikenin Farkında mısınız?’ şeklinde seslenerek, çağrıda bulunmak istiyoruz;

Unutmayın! Toprak ve su varsa orası vatandır…