“BDP’den aday olup olmayacağımı zaman gösterecek”

Av. Ferhat Karataş: Urfalı bir milletvekili olan Tanal, başörtüsünün tekrar kaldırılması ve andımızın tekrar okutulması için Anayasaya gitti, bu hareket bir Urfalıya yakışmadı

 

-İstifamın nedeni kısa sürede belli oldu; Mahmut Tanal’ın demokratikleşme paketi sonrası, başörtüsü ve andımız için ortaya koyduğu tepki, her şeyi gün yüzüne çıkardı.

 

Cumhuriyet Halk Partisi(CHP) İl Başkanlığından istifa eden Av. Ferhat Karataş, açtığı avukatlık bürosunda, avukatlık görevini yapıyor. Asıl işinin avukatlık olduğunu belirten Karataş, siyasete bulaştığını ve bir daha siyasetsiz bir hayat sürdüremeyeceğini kaydetti.

 

“Siyasi çizgimiz devam edecek”

 

CHP’den istifa ettikten sonra, avukatlık yapmaya başlayan Karataş, bir siyasetçinin, siyaseti bırakmasının mümkün olmadığını aktararak, siyasi çizgisinin devam edeceğini söyledi. Karataş, daha sonra şunları kaydetti: “Öncelikle, siyasete bulaştık bir şekilde, olmadı ayrıldık, şimdi avukatlık yapmaya devam edeceğim. Siyasette çok çaba sarf ettim, emek verdim, belli hedeflerim var elbette ki ileri ki zamanlarda tekrar siyasete atılacağım ama bu, ne zaman olur belli olmaz. Bir siyasetçi, istifa etti diye, siyasetten ayrılamaz, ne zaman ki bir sorunla karşılaşırsa, tepkisini ortaya koymak ister, ama elinden bir şey gelmediği zaman, bu ona çok zor gelir. Nitekim siyasetten kopamadığımı görüyorum. Şunu söylemek istiyorum ki; siyasi çizgimiz devam edecek.”

 

“İstifa ettiğim için pişman değilim”

 

İstifasının belli gerekçelere dayalı olduğunu aktaran Karataş, istifadan dolayı pişman olmadığını ancak, belli şeylerin kendisini üzdüğünü aktararak, “istifa ettiğim için kesinlikle pişman olmadım. Ama üzüldüğüm belli noktalar var, onlardan biri de şudur ki; ben istifa ettikten sonra, Mahmut Tanal, andımızın tekrar okutulması ve başörtünün yasaklanması için tekrar anayasaya gitti. İşte o zaman istifa ettiğim için üzüldüm, çünkü Tanal’ın yaptığı yanlışa müdahale edemiyordum. Şanlıurfalı bir milletvekilinin böyle bir hareketi hepimizi üzdü, yani o an dedim ki keşke istifa etmeseydim de, Tanal’a karşı çıkabilseydim.

 

“Özgürlükçü tavrımdan dolayı, ulusalcıların hedefi olmuştum”

 

CHP içerisinde ideolojik bir çatışma var diyen Karataş, CHP içerisindeki ulusalcıların kendisinden rahatsız olduğunu belirterek, bu ulusalcı grubun karşısında da başka bir grubun olduğunu söyledi. Özgürlükçü düşündüğü için, ulusalcıların kendisinden rahatsız olduğunu söyleyen Karataş, “CHP’yi demokratik bir çizgiye yükseltmek istedim ama olmadı, birkaç yıl daha bekleyip, yine aynı sonucu aldığımı düşünecek olursam iyi ki de istifa etmişim diyorum. CHP içerisinde ciddi bir ideolojik çatışma vardı, ulusalcıların benden rahatsızlığı vardı. Ben bu özgürlükçü tavrım ve demokratik hareketlerimden dolayı ulusalcıların hedefi haline gelmiştim” dedi.

 

“Fikir ayrılığından dolayı, Urfa’ya kayyum atanamıyor”

 

Ankara genel merkezde, tüzüğe göre buraya bir kayyumun atanması lazım. Atanacak kayyum, 45 gün içerisinde, il yönetimini kongreye götürmesi gerekiyor. Bu kayyum atamasında iki liste çıkıyor ve bu iki liste, ayrı düşünenleri bir araya getiremiyor. İki farklı grup arasında olduğu için, genel merkezden Urfa’ya kayyum ataması yapılamıyor. Uzun bir süre geçmesine

 

rağmen bir kayyum atanamadı, dün bir kayyum ataması olacağını düşünüyorduk ama yine herhalde yine anlaşamadılar ki atama yine yapılamadı” ifadelerini kullandı.

 

“Düşünce olarak BDP’yi kendime uzak görmüyorum”

 

Bir siyasetçinin, hayatı boyunca siyaset yapma isteğinin olduğunu söyleyen Karataş, şimdilik siyasete ara verdiğini ancak, ileriki zamanlarda tekrar siyasete atılacağını söyledi. CHP’den istifa ettikten sonra, BDP’ye geçeceği beklenen Karataş, öyle bir düşüncesinin olmadığını belirterek, CHP İl Başkanlığından ayrılmasının nedeninin böyle bir sebebe bağlanmasını istemediğini belirtti. Görüş olarak BDP’yle aynı fikirleri savunduğunu belirten Karataş, “ Şuanda düşünce olarak, BDP’li olalım olmayalım içinde bulunduğumuz dünyanın, Türkiye’nin, özellikle Kürdistan coğrafyasında yaşayan insanların durumuna bir yaklaşım gösterildiğinde BDP’den farklı düşünemiyoruz. Çünkü doğru olan bu, gerçekleri savunduğum zaman, BDP’yle eşdeğer görülüyorum, ben her zaman doğruyu savunurum. Yani benim kendi düşüncem de bu yöndedir, ben BDP’yi kendime uzak gömüyorum” şeklinde konuştu.

 

“BDP’den aday olup olmayacağımı zaman gösterecek”