“Ailelerle Anlaşmazlık Bu Oranı Artırıyor”

Şanlıurfa’da son iki yılda artan intihar olayları, özellikle son bir hafta içerisinde büyük oranda gerçekleşti. İntihar edenlerin büyük bir kısmının genç kişilerin olması dikkatlerden kaçmazken, bu intiharların en büyük nedeni de psikolojik bunalımlar olduğu belirtiliyor.

“EKONOMİK SORUNLAR İNTİHARA NEDEN OLUYOR”

Türkiye genelinde intihar oranlarının arttığı görülürken, psikologlar intiharın en büyük sebebini ekonomik geçimsizlik olarak değerlendiriyor. Ekonomik sorunların zaman içerisinde bunalıma sürüklediğini ve gerekli desteğin verilmemesi halinde insanların intihara yöneldiğini belirten psikolog Tuğba Mutlu, “Türkiye genelinde bugün bir değerlendirme yapılacak olursa, insanlar işsiz kalıyor, ekonomik sorunlar yaşıyor ve bu şekilde bunalıma giriyor. Çevresindekilerin de sürekli üzerine gitmesi nedeniyle insanlar çareyi ölmekte buluyor. Bu çok yanlış bir hareket, intihar hiçbir zaman çözüm değildir. Gerekli psikolojik desteğin verilmesi gerekiyor” şeklinde konuştu.

“AİLELERLE ANLAŞMAZLIK BU ORANI ARTIRIYOR”

Özellikle ergenlik dönemindeki kişilerin aileleriyle birçok konuda anlaşamadığını söyleyen Mutlu, karşılıklı anlayış olmadığı zaman kişilerin intihara yöneldiğini belirterek, “Şanlıurfa’da son günlerde intihar olaylarının artması ve bu intiharların büyük kısmını 20 yaş altı kişilerin oluşturması, psikolojik anlaşmazlıklardan kaynaklanıyor. Ailesiyle tartışan bir genç, ailesinin kendisine destek olmadığını düşünerek, çareyi ölümde arıyor. Ailelerin çocukların anlamaları, her konuda kendilerine yardımcı olmaları gerekiyor. Kişiler de intiharı bir çare olarak görmemeleri, sorunlarla mücadele etmeyi öğrenmeleri gerekiyor” ifadelerini kullandı.

“BİR ANLIK PSİKOLOJİYLE HAREKET EDİLMEMELİ”

İntihar eden kişilerin bir anlık psikolojiyle hareket ettiğini belirten bir diğer uzman Salih Karacan da, insanların anlık psikolojiyle hareket etmemeleri gerektiğini söyleyerek, “intihar olayları genellikle anlık psikolojiyle yapılıyor. İnsanlar sorunlar karşısında dayanamaz hale geldiklerini düşünüyor, çaresiz olduklarını düşünüyor ve o anda ölmeyi tercih ediyor. Oysaki bu hayatta sorunlar mücadele yolu öğrenilmeli, sorunlar karşısında hemen pes edilmemelidir. Gençler, henüz neyin ne olduğunun farkında değil, aklına ilk olarak intihar geliyor. Gençleri intihardan uzak tutmanın yolu, sorunlar karşısında verilecek mücadeleleri öğretmek gerekiyor. Genç yaşta hayatlarına kıyıyor, hem kendilerine hem de geride kalanlara yazık ediyor” dedi.

“AİLELERE BÜYÜK GÖREV DÜŞÜYOR”

İntihar vakalarında genç nüfusun büyük oranda olmasına dikkat çeken Karacan, bu anlamda ailelerin çocuklarını doğru yönlendirmesi gerektiğini kaydetti. Ailenin büyük rolünün olduğunu anımsatan Karacan, “intihar eden insanlara baktığımızda genelde toplum veya ailesiyle ters düşen kişilerdir. Bu terslik sonucu intihara yöneliyor ve ailelerin ilgisiz kalması sonucu, acı sonuçlar ortaya çıkıyor. Aile içerisinde her türlü sorunlar yaşanabilir ancak, sorunlarla başa çıkılmalı, ailelerin bu anlamda çocuklarını eğitmesi gerekiyor. Aileler duyarlı davranmadığı, çocuklarıyla ilgilenmediği takdirde kötü sonuçlar da kaçınılmaz oluyor. Zaten toplum yapısında da ailenin rolü büyüktür, bir toplumu aile

oluşturur ve çocuk ailede nasıl yetişirse öyle hareket eder. Toplumdaki bu intihar olaylarını en aza indirgemek için ailelerin görevini sağlam yapması gerekiyor” şeklinde konuştu.

“ŞİDDETLİ TOPLUMLARDA İNTİHAR DAHA FAZLA”

İntihar vakalarında kadın erkek farkı görülebileceğini savunan psikologlar, daha çok şiddet gören kadınların intihara yöneldiğini söyledi. Şiddetin fazla olduğu yerde intihar olaylarının daha sık yaşanabileceğini aktaran Karacan, “intiharın en büyük sorunu ekonomik ve çaresizliktir. İnsanlar ekonomik sorunlar yaşadıkları zaman, hırçınlaşma daha fazla olur. Böyle olunca şiddet de artar ve şiddetin fazla olduğu yerlerde kendisini çaresiz hisseden kişiler intihara yöneliyor. Çaresizlik, daha çok kadınlarda görülüyor. Ekonomik sorunlardan kaynaklı şiddete maruz kalıyor ve kendisini sürekli ezilmiş hisseden kadınlar, intihara kalkışıyor. Maddi sorunlar yaşayan erkekler de aynı şekilde intihara kalkışıyor ve bu oldukça yanlış bir durumdur” ifadelerini kullandı.

“BU DÜNYA İMTİHAN DÜNYASIDIR”

İntiharların bir de dini boyutunu anlatan Karacan, bu dünyada yaşanan sorunlar karşısında hemen pes edilmemesi gerektiğini ve intiharın büyük günah olduğunu kaydetti. İntihar eden kişilerin iman bağının zayıf olduğunu belirten Karacan, “şu unutulmamalıdır ki; bu dünya geçicidir, sonsuz değildir. Asıl olan öbür dünyadır, öldükten sonra tekrar dirileceğiz ve ebediyen orada kalacağız. İman gücü kuvvetli olan kişiler, zaten intiharın büyük bir günah olduğunu bilir ve intihara kalkışmaz. İntihar basit bir kaçıştır sadece, bu dünya da illa ki sorunlar olacak. Bu dünya, imtihan dünyasıdır ve ufak sorunlar için öbür dünyayı zindana çevirmemek gerekiyor. İnsanların bu konuda bilinçlendirilmesi gerekiyor” şeklinde konuştu. Ali ÇETİNKAYA